Biliyorsunuz ki lisedeki sınavların birçoğu ezberlenmiş bilgilere ve formüllere dayanıyor. Sonrasında üniversiteye başlayınca ilk sınav ile birlikte birçoğumuz hayal kırıklığına uğruyoruz çünkü vize ve finaller kendi dinamiklerine göre sorular soruyor. Peki ama ezber yapmanın asla işe yaramadığı bu üniversite sınavlarından yüksek not almak için nasıl çalışmak gerekiyor?
Çalışma Grubu Oluşturmak
Formüllü, istatistikli ve sayılı temel bilimler dersleri için tavsiyem acilinden bir çalışma grubu oluşturmanız. Bu tür derslerde nedense hocalar derste daha kolay soru örnekleri ile ders anlatırlar ama iş sınava gelince daha komplike sorularla öğrencilere ter attırırlar.
İşin sırrı ise dersi kodu ile birlikte internetten aratarak çıkmış soruları bulmak veya dersi daha önceden alanların elindeki mevcut arşivlere eriştikten sonra oturup bunlara arkadaş grubuyla birlikte iyice çalışmak. Hatta çok takıldığınız yerlerde asistanlara da soru sormaya çekinmeyin. Özellikle anlamadığınız yerler için bir asistana veya üst sınıf öğrencisine akıl danışmak harf notunuzu yukarılara çekmeniz için kendinize yapabileceğiniz en büyük iyiliklerden biri.
Flaş Kart Hazırlamak
Çoktan seçmeli görünen ama asla ezberlenerek yüksek not alınamayan sınavlar için yapmanız gereken flaş kart hazırlamak. Genellikle sosyal bilimler, psikoloji, felsefe ve edebiyat derslerinin test şeklindeki ara sınavlarında hem bilginizi hem de yorumunuzu isteyen sorular olacak.
Bu sınavlara çalışırken flaş kartların bir tarafına ezberlenmesi gereken düz bilgileri diğer tarafına da hocanın bu bilgilerle ilgili yorumlarını yazarak hazırlanın. Hatta emin olmadığınız veya kaçırdığını bir yer var ise hocaya sınavdan önceki derslerde anlamadığınız kısımları sorarak notlar alın. Böylelikle testte bilgi ile yorumların karışık olduğu sorular geldiğinde cevapları rahatlıkla verebileceksiniz.
Potansiyel Soruları Çalışmak
Özellikle uygulamalı bilimler, hukuk ve eğitim bilimleri derslerinde pratiğe yönelik sorular sorulur. Uygulamalı cevaplar isteyen bu tür sınavlara hazırlanırken düz bilgi ezberlemek yerine potansiyel sorular üzerinde çalışmakta fayda var. Mesela bir yöntem veya metodun pratik uygulamasının işlendiği bir ders alıyorsunuz. O zaman sınavda da büyük ihtimalle sizden derste işlenen bir metodu pratik bir duruma uygulamanız istenecektir. O halde yapmanız gereken dümdüz metot ezberlemektense metotları küçük küçük notlar halinde özetleyip hocanın derste yaptığı örneklere, vakalara veya dönem içi verdiği uygulamalara benzer şekilde metotları ve yaklaşımları içselleştirene kadar pratik yapmanız.
Bilgileri Organize Etmek
Uzun uzun yorum ve açıklama isteyen sınavlar öğrencilerin genelde en çok afalladıkları sınavlar ve bu sınavlara hazırlanırken bilgileri organize ederek çalışmak işinizi kolaylaştıracak bir yöntem. Teoriler, kuramlar, kişiler ve hatta tarihler derken kafanızı allak bullak eden bilgileri küçük küçük özetler haline getirin. Çalışmanız gereken makaleler varsa onları da mümkünse yazarları ve tarihleri ile birlikte bir flaş karta sığacak kadar küçük alana özetleyin.
Çalışırken bu bilgileri birbirleri ile ilişkilendirerek çalışın. Hangi teori hangi yaklaşımları doğurmuş, hangi makalenin sahibi alana ne katkıda bulunmuş, metodolojiler birbirini nasıl etkilemiş bütünleşik bir bakış açınız olsun. Zaten sınav geldiğinde muhtemelen öyle genel veya öyle detaylı bilgiler isteyen bir soru ile karşılaşacaksınız ki bütün çalıştığınız bilgileri ortaya dökmeniz gerekecek.
Bilgileri İlişkilendirmek
Yine uzun uzun yorum ve açıklama isteyen vize ve finallerden yüksek not almanın ilk basamağı sınava bilgileri iyi organize edebilmek ise ikinci basamağı da cevaplarken bilgileri ilişkilendirmek. Genellikle kuramsal ve literatürü tarayan derslerin soruları bu tarz olduğu için soruları cevaplarken de bildiğiniz bilgileri bir şablon yardımı ile mantıklı bir sıraya koyarak ilişkilendirmeniz ve sınavda bu ilişkileri anlatmanız yararlı olacaktır.
Vize ve Finale Uygun Çalışmak
Soruyu dümdüz özet geçerek cevaplamanız ve bildiğiniz bilgileri düzgün bir şekilde anlatmanızın yeterli olduğu sorular olduğu gibi bir de sizden analiz, sentez veya argüman bekleyen sorular cevaplamanız gerekebilir. Bu durumda yine çalışırken bu analizler, sentezleri ve hatta argümanlaştırmaları yapmış olmanız sınavda cevaplamananızı kolaylaştırmanız adına şart. Yoksa o teori neydi aman bu kavram nereden çıkmıştı hatırlayana kadar zaten sınav süresinin yarısından fazlası gider. Diyelim ki sıkı çalışma kısmı tamam. O zaman soruyu cevaplarken önce bir resmin çerçevesini çizin. Hangi bakış açısı, hangi argüman, hangi açıklamayı ele alacağınızı nedenleri ile detaylandırın. Öyle ki hoca kağıdınızı okurken konuyu anladığınızı ve hatta konuyu belli bir mantık çerçevesinde derinlemesine tartışabildiğinizi görsün. Edebiyatta karakter analizi yapıyorsanızda, felsefede yöntemleri anlatıyorsanız da, sanat tarihinde eserleri inceliyorsanız da konuya hakim olduğunuzu ve literatürden örneklerle konuyu tartışabildiğinizi hocaya gösterin.
İçeriği Sormak
Vize ve finallerin nasıl olacağını bilmiyorsanız veya emin değilseniz de mutlaka sınava girmeden önce içeriği öğrenmekte fayda var. Bunun için öncelikle hocanın dersi anlatış şekline dikkat edebilirsiniz. Eğer hoca ağırlıklı olarak yorum yapıyorsa, yorum sorar. Yok derste bol bol analiz yapıyorsanız, o zaman sorular analiz ağırlıklı olur. Genellikle uygulama yapılan bir dersin sınavı da uygulama ağırlıklı gelir. Siz yine de emin olamıyorsunuz hocaya bu dersi daha iyi anlamak için ne tür bir çalışma yapmak gerektiğini sorabilirsiniz. Tavsiyem “sınavda nasıl çıkar hocam?” tarzı bir soru yöneltmek yerine doğru şekilde iletişime geçmeniz. Baktınız hocanız biraz ters davranıyor, o zaman dersin veya bölümün asistanına “sınava nasıl çalışmak gerekir?” diye sorabilirsiniz. Asistanlardan da yüzünüz gülmediyse doğrudan dersi alan üst sınıflara yüz yüze gidip sınavda ne tür sorular sorulduğunu sorabilirsiniz. O da mı olmadı? O zaman bölümün mutlaka bir forumu veya Facebook sayfası vardır. Orada da sınavla ilgili bilgi arayabilirsiniz.
Hadi bakalım hepinize başarılar! Ayça